"Sana bu madeni açtırtmayacağız, Kazdağlarından DEFOL Cengiz!"

 Cengiz Holding'in Kazdağı'ndaki altın ve bakır madeninin işletme iznine verilen yürütmeyi durdurma kararı vermesi altın madencilerini telaşlandırdı. Ekoloji örgütleri yaptığı ortak açıklamada "Cengiz ve diğer madencilerin hukuk dışı uygulamalarını ortaya çıkarmaya devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi...

Mahkeme, Cengiz İnşaat'a "yürütmeyi durdurma" verdi, altın madencileri telaşlandı

Çanakkale 2. İdare Mahkemesi’nin Cengiz Holding'e ait Çanakkale Bayramiç ilçesindeki Hacıbekirler köyündeki Halilağa bakır-altın madeninin işletme ruhsatına karşı açılan davada yürütmeyi durdurma kararı vermesinın ardından Altın Madencileri Derneği (AMD) Başkanı Hasan Yücel'in "Bu karar emsal teşkil ederse, Türkiye’de faaliyet gösteren yaklaşık 4 bin maden sahasının kapısına kilit vurulabilir’’ açıklamasına tepkiler sürüyor.

Yaşam savunucuları "Bu haddini aşan tutumun karşısında biliyoruz ki; Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri bağımsızdır ve bir zümrenin, şirketlerin, madencilik sektörünün yararına olmadığında da, kamunun yararına yasaların uygulanmasında tereddüt etmeyecektir" ifadelerine yer verdi.

ALGI YARATMA PEŞİNDE

Kazdağları Ekoloji Platformu, Kazdağı Koruma Derneği ve Kazdağları Kardeşliği, Yücel'in sözlerine ortak yanıt verdi.

Açıklamada, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararından bir gün sonra Altın Madencileri Derneği (AMD) Başkanı Yücel'in basına bir açıklama yaptığı anımsatılarak "Yücel, açıklamasında Halilağa bakır madeni için verilen yürütmeyi durdurma kararını eleştirerek, 'Bu karar, yalnızca Halilağa projesini değil, Türkiye’deki tüm maden işletme ruhsatlarını tartışmalı hale getirme riskini taşımaktadır.'dedi. Kararın hukuki ve teknik açıdan ciddi sorunlar içerdiğini de ekledi. Belli ki kendileri teknik ve hukuki olarak yeterince konuya hakim değil ya da şirketlerin sözcülüğünü yaptığı için gerçekleri değiştirerek bir algı yaratma çabasında" denildi.

Yücel’in, işletme izninin ÇED alanından büyük alanları da kapsayabileceğine ilişkin ifadelerinin doğru olmadığı vurgulanan açıklamada, özetle şu ifadelere yer verildi:

"İşletme izni verilmesi için, ÇED kararının, işyeri açma ve çalışma ruhsatının ve mülkiyet izinlerinin alınmış olması gerekmektedir. Dolayısıyla işletme izninin, ÇED kararına esas alan ile uyuşması gerekmektedir. Nitekim, mahkeme Kararında da ifade edildiği üzere, İşletme İzninin ÇED sahasının dışına taşması, 'İşletme izni verilmesi için ÇED izni aranması' mantığıyla uyuşmamaktadır.

Halilağa projesinde ÇED kararı bulunmayan alanlara ek olarak mülkiyet izinleri alınmamış ve çalışma ruhsatı alınmamış alanlara da işletme izni verilmiştir. ÇED alanı içinde kalan özel mülkiyete konu tarlaların da kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış olup köylülerin açtığı karşı davalar da devam etmektedir.  Diğer yandan, maden ruhsatı içinde bulunan ve maden için planlandığı halde ÇED’den muaf tutulan gölet ve inşası tamamlanmış şantiye alanı için İşletme İzni bulunmamaktadır. Oysa maden ruhsatındaki geçici tesislerin tümünün İşletme İznine dahil edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle İşletme İzni alanı dışında yasa dışı şekilde kurulmuş şantiyenin de ivedilikle kapatılması gerekmektedir. Yücel’in 'Bu karar emsal teşkil ederse, Türkiye’de faaliyet gösteren yaklaşık 4 bin maden sahasının kapısına kilit vurulabilir. Bu, hem yer altı kaynaklarımızın değerlendirilmesini engeller hem de uluslararası yatırımcıları Türkiye’den uzaklaştırır' demesi, bizi daha önce verilen 4000 maden izin ve ruhsatlarda da usulsüzlükler olduğu konusunda endişelendirmiştir! Bu haddini aşan tutumun karşısında biliyoruz ki; Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri bağımsızdır ve bir zümrenin, şirketlerin, madencilik sektörünün yararına olmadığında da, kamunun yararına yasaların uygulanmasında tereddüt etmeyecektir.

Bu yönde mahkemelerimize etki eden şirket sahiplerinin, şirketler ile işbirliği yapan siyasi iktidarın karşısında adil karar veren hakimlerimizin bu sarsılmaz duruşlarını da unutmayacağız. Bir an önce yürütmeyi durdurma kararının uygulanması ve Halilağa katliam sahasındaki madencilik faaliyetlerinin yürütülmesinin durdurulması için MAPEG’i acilen göreve çağırıyoruz. Kararların uygulanmasında, hukuksuz çalışmaların tespitinde kolluğun sahaya yönlendidirilmesinde Çanakkale Valimizin kurumları, kuruluşları göreve çağırmasını bekliyoruz. 6 aydır Danıştayda benzer argümanlardan oluşan dosyamızın beklediğini kamuyoyuna yeniden hatırlatarak, Danıştay’ın ivedilikle kararını açıklamasını da umuyoruz. Hukuksuz ve mevzuata aykırılıklarla aldığın izinlerinin her biri iptal edilecek, bir milyon ağacımızı katlettiğinle kalacaksın Cengiz! Ağaçlarımız yeniden çıkar ama bu toprakları kimyasal atıklarınla zehirlemene, ocak alanı ve tesisler için tüm bu coğrafyayı, ekosistemi yok etmene izin vermeyeceğiz! Sana bu madeni açtırtmayacağız, Kazdağlarından Defol Cengiz!"

➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..