"PKK'yı demokrasi kahramanı diye alkışlatmak istiyorlar"

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Selcan Taşçı, Meclis’te yaptığı açıklamada PKK terör örgütüne yönelik sert ifadeler kullandı. Taşçı, “Evlat katiline katil diyemiyorsak bu Meclis’e yazık olur” dedi...
 
"PKK'yı demokrasi kahramanı diye alkışlatmak istiyorlar" 
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada gündeme dair sert değerlendirmelerde bulundu. 

Terörle mücadele konusunda yapılan açıklamalarda çifte standart uygulandığını savunan Taşçı, "PKK’yı unutturup demokrasi kahramanı gibi gösterme çabaları var" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik saldırının ardından sık sık kullanılan "evlat katili" ifadesine atıfta bulunan Taşçı, "İki evladını katleden bir şahsa evlat katili denmesi haklıdır, peki binlerce evladımızı katleden PKK’ya, bebek katiline neden aynı tutum gösterilmiyor?" diyerek iktidar ve muhalefet kanadındaki bazı açıklamalara tepki gösterdi.

"NE YAPALIM ŞİMDİ, KATİLE KATİL DİYELİM Mİ, DEMEYELİM Mİ?"

"Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanını hedef alan çirkin saldırıdan bu yana -geçmiş olsun tekrar- en sık duyduğumuz söz kalıbı evlat katili. Saldırgana dair yapılan her açıklama çok da haklı olarak bu sıfatlandırmayla yapılıyor. Neden böyle peki? Çünkü evlat katili. Çünkü ancak ne menem bir profil olduğu, nasıl bir tıynette meşrebi olduğu toplumsal hafızaya kazınırsa doğru tahlil imkânı bulabilir kamuoyu. Şimdi, ey Genel Kurulun kıymetli üyeleri, ey günlerdir evlat katili sıfatlandırmasına destek veren ama aylardır biz burada bebek katiline bebek katili diyoruz diye uğradığımız türlü hakarete de kayıtsız kalanlar; ne yapalım şimdi, katile katil diyelim mi, demeyelim mi?

Katiller ellerini, kollarını sallaya sallaya çıksınlar mı, çıkmasınlar mı yoksa bütün bunlar konjonktüre, kişiye göre mi? İki evladını öldüren katilin layığı elbette evlat katili olarak anılmaktır. Anılmaktır da Türk milletinin binlerce evladını katleden katilin, karakol basan, okul tarayan, yol kesen, patlayıcı tuzaklayan, pusu kuran, asker katleden, polis katleden, öğretmen katleden, doktor, hemşire, mühendis katleden, beşikteki bebeği katleden, anne karnındaki doğmamış bebeği katleden bir katilin layığı bebek katili değil midir, cani değil midir, alçak değil midir? Bu çirkin saldırının affedilemezliği ile saldırganın profili arasında kurulan ilişki dilerim ki bir büyük hatadan dönülmesine vesile olur.

Dilerim ki kime barış, kimi demokratikleşme atfedildiğiyle yüzleşilmesine vesile olur. Vesile olur da biz de burada sanki dünyanın en masum, en naif kişisine iftira atıyormuşuz, haksızlık yapıyormuşuz muamelesi görmeyiz artık bu kürsüde her bebek katili sıfatlandırmamızda.

"UNUTMADIK 'MERMİYE KAFA ATTI' BAŞLIKLARINI!"

Geçtiğimiz hafta biliyorsunuz bu bebek katilinin, PKK terör örgütünün döşediği mayının patlaması sonucunda bir şehit verdik. TSK'nin İstihkam Uzman Çavuş Önder Özen'in şehadet haberini nasıl verdiğini okuyacağım: 'Arama tarama faaliyeti sırasında mayın/EYP'ye basması sonucu ağır yaralanan kahraman silah arkadaşımız şehit olmuştur. Millî Savunma Bakanının taziye mesajı bu da: 'Kahraman silah arkadaşımız 3 Mayıs 2025 tarihinde şehit olmuştur.'

Afyon Valiliğininkini okuyorum:

'Görevi esnasında mayın patlaması sonucu yaralanan Uzman Çavuş Önder Özen şehit oldu.' Bu üç resmî açıklamada ne yok biliyor musunuz? Evladımızı kimin şehit ettiği yok. Buradaki evlat katili kim? Saklıyorlar. Milletten evladını kimin öldürdüğünü saklıyorlar çünkü millet bunların katil olduğunu unutsun, demokrasi kahramanı diye alkışlasın istiyorlar.

Neyse ki bu arada mayın çarptı dememişler çünkü buna da teşneler daha yeni Piyade Uzman Onbaşı Berat Mecit Day'ın şehadetini bu arada 'Drone çarptı.' diye duyurdu Millî Savunma Bakanı. Unutmadık 'Mermiye kafa attı.' başlıklarını. Bu kafa maalesef o kafadır dostlar.

Siz evlatlarımızı katleden 'drone'ları kimin uçurduğunu sakladıkça biz tekrar tekrar açıklayacağız, Öcalan'ın PKK'sı; siz evlatlarımızı katleden mayınları kimin döşediğini unutturmaya çalıştıkça biz tekrar tekrar hatırlatacağız, Öcalan'ın PKK'sı.

Velhasıl, size ki bu sizin muhatabı tek bir siyasi parti değildir, bu sizin muhatabı PKK terör örgütünün YPG'nin, PYD'nin uyuşturucudan insan kaçakçılığına, silah kaçakçılığından fuhuşa her nevi suç organizasyonunun içinde bulunan Türkiye Cumhuriyeti devletinin bölünmez bütünlüğüne kastetmek üzere semirtilmiş, burada 10 binlerce evladımızın kanına girmiş bir terör örgütü olduğu gerçeğini karartan her kim varsa tamamı dâhildir bu size. Biz size Gazi Meclisin tutanaklarında bugünlere dair yalan, yanlış, eksik bir tarih yazma fırsatı vermeyeceğiz.

"AYYÜCE TÜRKEŞ'E YAPILAN SALDIRILAR MECLİSİN ŞAHSINA SAYILMALIYDI"

Her yalanı her defasında bıkmadan, usanmadan düzelteceğiz. Ve çok enteresan bir gündür bugün aslına bakarsak. Bugün burada Adana Milletvekilimiz Ayyüce Türkeş'in maruz kaldığı rezaleti karartmaya, sanki hafifletmeye dönük görünmez gizli bir ittifak var gibiydi maalesef. Artık kronikleşmiş bir çifte standart bu bizim için. Oysa tıpkı Sayın Özel'in uğradığı saldırı gibi Ayyüce Vekilimizin babası merhum Başbuğ'umuz Alparslan Türkeş'in kabrinde maruz kaldığı densizlik, danışmanlarının uğradığı fiziki linç ki öyle bir yumruk vesaire değil, tekme tokat dövülmüşlerdir 2 danışmanı da. Bu saldırılar da Meclisin şahsına sayılmalıydı kuvvetli bir şekilde. Orada bir milletvekili kuşatıldı, devletin polisi de buna mani olmadı ve bu vahamet burada bu açıklığıyla hiç ifade edilmedi maalesef.

Ankara'nın göbeğinde yaşanan bu kepazeliği kuvvetli bir tepkiye değer görmeyen, hafifletmeye çalışan, bu ülkede bir grubun suç işleme imtiyazı olduğu inancını pekiştiren herkesi ben bugünkü riyakârlıklarıyla baş başa bırakıyorum Genel Kurulu saygıyla selamlamadan önce çünkü gerçekten görülmemiş bir çifte standart var."

➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..