Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinlgerinin yeni adresi Kırşehir...
CHP Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinglerinin 46'ncısını Kırşehir'de düzenliyor. Beyoğlu Belediyesi'ne yapılan operasyonun akşamında düzenlenen mitinge yoğun katılım sağlandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Beyoğlu Belediyesi'ne düzenlenen operasyonun perde arkasını anlattı...
CHP 46'ncı kez meydanda: Kırşehir'de
Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitingi
19 Mart operasyonlarının ardından başlayan Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinlgerinin yeni adresi Kırşehir.
Meydanı'nda konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Beyoğlu Belediyesi'ne düzenlenen operasyonun MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin ifadelerine meydan okuma olduğundan bahsetti.
Özel, "Bir yandan Sayın Bahçeli'nin 'Artık bu operasyonlar bitsin hızla yargılamalar olsun Türkiye'nin gündeminden bu davalar düşsün, Türkiye'yi meşgul etmesin.' demesine karşı bir meydan okumadır. Bu dava, Türkiye'nin birliğine beraberliğine, bu davadaki operasyon ak toroslar çetesinin eliyle Türkiye'nin huzuruna yapılmıştır" ifadelerini kulland
Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan Cumhurbaşkanı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kırşehir'e gönderdiği mektupta, "İktidar sahipleri, milletin yüreğindeki yangını söndüremiyor. Çürümüş bir sistemin esiri olmuş, sorumluluk almayan, her hatasında suçlu arayan bir iktidarla karşı karşıyayız." dedi.
CHP 46'NCI KEZ MEYDANDA
İddianamesi hazırlanmadan 150 gündür Slivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu olan Cumhurbaşkanı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Bu karanlığın ardından güneş açacak ve bollukla, bereketle, kardeşçe, umutla geleceğe bakacağız." ifadeleriyle miting için yurttaşlara çağrıda bulunmuştu.
BEYOĞLU OPERASYONU AKŞAMINDA MİTİNG
Yoğun katılımın sağlandığı mitingte CHP Genel Başkanı Özgür Özel açıklama yaptı.
Aşık Veysel'in Şirin Kırşehir şiiriyle mitinge başlayan Özel, 1954 seçimlerinde Cumhuriyetçi Millet Partisi(CMP)'den milletvekili seçilen Osman Bölükbaşı'ndan da bahsederek şöyle konuştu:
"Her çarşamba İstanbul'da her hafta Anadolu'nun bir şehirnde adaletsizliğe karşı, haksızlığa karşı, seçtiklerimize sahip çıkmak, irademize sahip çıkmak için Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten emanet cumhuriyete, demokrasiye, sandığa sahip çıkmak için meydanları dolduruyoruz. Bu meydanların dolacağına inanmayanlar 'Yazın miting mi olur, yazın ortasında kalabalık mı olur?' diyenler, artık görüyorlar ki biz buralara miting yapmaya değil Türkiye için eylem yapmaya geliyoruz.
Bu Kırşehir, burası 1954 seçimlerinde Osman Bölükbaşı iktidara karşı 4 milletvekilinin 4'ünü de kazandığında cezalandırılan, ilçe yapılan, bir başka ile bağlanan ve iradesine kafa tutulan bir şehirdir. Kırşehir, tüm Türkiye'ye göstermiştir ki irade milletindir, millet ne derse o olur."
"ÇIKIN KARŞIMIZA. KORKAKLARIN PARTİSİ, HAZIMSIZLARIN PARTİSİ"
"Buradan, buradan Kırşehir'den, Kırşehir'deki AK Partililere, Kırşehir'in AK Gençliğine, Türkiye'deki AK Parti'nin Gençlik Kollarına sesleniyorum." diyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel şöyle devam etti:
"Siyaset fena halde futbola benzetiliyor. Yıllarca genel başkanınızla, reisinizle top oynadık. Kazandı. Biz de saygı duyduk ve o yönetti, siz de o partideydiniz.
Son maçı, son maçı yıllar sonra büyük bir farkla biz kazandık. Her seferinde siz kazandığınızda bunun keyfine çatarken, keyfini sürerken bu sefer biz kazandık, reisiniz, genel başkanınız topu almış, koltuğunun altına koymuş, eve doğru gidiyor. Soruyorsun, ben kaybettim topu keseceğim diyor. Soruyorsun, daha maç yok diyor, sahayı kapattım diyor.
Bu hem kendisinin yaptığı bir ayıptır ama bu AK Parti'nin gençlik kollarına da AK Parti'deki siyasetçilere karşı da bir güvensizliktir. Şunu deyin, deyin ki, reis deyin, genel başkanım deyin, olabilir, kaybettiniz, yaşlandınız, yoruldunuz ama topu kesmeyin. Verin, biz maça çıkacağız deyin. AK Parti'nin gençleri, belki bu seçimi kaybedersiniz, belki bundan sonra birkaç seçim kaybedersiniz ama tarihe kazanınca oynayan, kaybedince topu alıp kaçan, topu kesenler olarak geçmezsiniz. Bu utancı Türkiye'ye yaşatmayın. Var mısınız? Çıkın karşımıza. Çıkın karşımıza. Korkakların partisi, hazımsızların partisi, oyun bozanların partisi olarak tarihe geçecekseniz, reisin peşinden gidin. Yok, gerçekten siz siyaset yapacaksanız topu alın elinden, gelin sahaya. Hodri meydan. Kim kazanacak, millet karar versin."
"ESAS BEKA SORUNU GENÇLERİN BAŞKA ÜLKELERDE HAYAL KURMASIDIR"
Yurttaşların sıkıntılarına değinen CHP Genel Başkanı, Kırşehir'de 20 binin üzerinde genç işsiz olduğundan bahsederek şöyle konuştu:
- "En büyük dert işsizlik. Türkiye'de de öyle ama Kırşehir'de 20.000'in üzerinde işsiz genç var. En dar tanımıyla TÜİK rakamıyla işsizlik Türkiye'de %8.7, Kırşehir'de 9.2. Geniş tanımlı işsizlik, geniş tanımlı işsizlik tarihin zirvesinde, %33'te. Maalesef Türkiye'deki işsiz sayısı 13,5 milyon.
- Avrupa Birliği'ne tabi 27 ülkedeki toplam işsiz sayısı 13 milyon. Biz Avrupa Birliği'ne girelim deyince, biz Türkiye'de yeni bir sayfa açalım deyince işte bunun için söylüyoruz. Avrupa'da ev genci denilen yani ne işte, ne eğitimde, ne istihdamda olan ev gençlerinin oranı %6'ya çıkınca Avrupalı ne yapacağını şaşırıyor, rahatsız oluyor. Bu rakam Türkiye'de %35 noktasına gelmiş durumda. Onun için buradan tüm gençlerimize söz veriyoruz: Bu iktidar değişecek, yasaksız Türkiye, vizesiz Avrupa gelecek."
- "Kırşehir'in geçimi tarım ve hayvancılıkta. Üretim maliyetleri arttı. Çiftçiyi önce don vurdu, sonra kuraklık vurdu. Dondaki zararlar halen karşılanmadı ve inatla karşılanmıyor. Kuraklık yüzünden mercimekte, nohutta hasat yapılamadı. Buğdayda ve arpada büyük kayıplar var. Hal böyle olunca kentin ekonomisi perişan durumda ve çok büyük bir riskle karşı karşıyayız. Çiftçinin ortalama yaşı 58 olmuş. Erdoğan geldiğinde ortalama çiftçi yaşı 35'ti, bugün 58. Üç gençten, çiftçilik yapan üç gençten ikisi "Seneye asgari ücretli bir iş bulursam çiftçiliği bırakacağım." diyor.
- Devir, pandemiden sonra tarımın önemini, kendine yeten bir tarım ülkesi olmanın önemini bu kadar ortaya çıkarmışken, çiftçilerimizin bu kadar yaşlanması, gençlerin toprağa bu kadar küsmesi önümüzdeki en büyük tehlikedir. Bu ülkede herkes, herkes maalesef kendine göre bir beka tanımı yapıyor. Vallahi beka meselesi dediğin, dünyanın büyük güçlerinin gelmesi, istila etmesi, işgal yapmasıysa 100 sene önce biz onu gördük ve Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Alevisiyle, Sünnisiyle beka sorunu olunca ne yapacağımızı gösterdik, evvelallah yine gösteririz."
- "Esas beka sorunu bu ülkenin gençlerinin dünyanın diğer ülkelerinde hayal kurmasıdır. Bunun için bu ülkenin gençlerini, Kırşehir'in gencini Kırşehir'de, Türkiye'de, Türkiye'nin gencini Türkiye'de, dünyanın bütün gençlerini Türkiye'de hayal kurduracak bir yeni cumhuriyet atılımına, ikinci bir aydınlanma devrimine, büyük bir sanayileşmeye, çağdaşlaşmaya, kalkınmaya ihtiyaç var. Bunu yapacak olan parti, yine 100 yıl sonra Cumhuriyet Halk Partisi'dir.
- Buradan, buradan bir an önce çiftçiye dekar başı telafi ödemesi yapılması gerektiğini, banka borçlarının faizlerinin silinmesi, ana paranın faizsiz taksitlere bölünmesini, çiftçilere yeniden ekip biçebilmeleri için faizsiz, uzun vadeli kredilerin verilmesi gerektiğinin bir kez daha altını çiziyoruz. Ayrıca Kırşehir'de, Ardahan'da, Kars'ta, Van'da, Erzurum'da, Erzincan'da Türkiye'de hayvancılığın bu sene büyük bir şap hastalığı sorunu var. Bu konu Kırşehir'i en derinden yaralayan konulardan bir tanesi. Hayvanlar ya öldü ya can çekişiyor. Aşılama etkisiz ve yetersiz kaldı.
- Et ve süt üretiminde 4 milyar dolarlık bir kayıpla karşı karşıyayız. Ölen hayvanların tespitlerinin yapılması lazım. Hayvan başı desteklerin verilmesi lazım. Bu hastalıkla etkin mücadele edilmesi ve şap vuran bölgeleri Kırşehir ve biraz önce saydığım şehirler başta olmak üzere afet bölgesi olarak ilan edilmesi gerekiyor."
"SIRÇA KÖŞKLERDE OTURUP İNSANLARIN EZİLMESİNE SESSİZ KALAMAZSIN"
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Özel şöyle konuştu:
- "Buradan Erdoğan'a sesleniyorum: Yukarıdan bakıp, sırça köşklerde oturup insanları karınca gibi görüp onların ezilmesine sessiz kalamazsın. Karıncanın kardeşi var, onun da adı Cumhuriyet Halk Partisi'dir."
- "Ayrıca KÖYDES ödeneğinde son sıralarda olan Kırşehir'in bu tepkisini buradan bir kez daha ifade ediyoruz. Yol ve içme suyunda yaşanan sorunları, köylerin sorunlarının hızla çözülmesi gerekir. Kırşehir-Çiçekdağı duble yolunun tamamlanması, hızlı trenin bir an önce gelmesi, organize sanayi bölgesinin hızla ilerlemesi gerekir."
"Burada büyük bir sorun var. Dört yanını madenlerle sarmışlar. Koza Altın burada, Cengiz burada, Rönesans burada. Maşallah, maşallah. Bu beşli çete denen Kırkharamiler'in de Kırşehir'de büyük itibarı var hakikaten. Adınızı duyunca millet deliye dönüyor, ne yaptıysanız." diyen Özgür Özel, AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu'nun madencilik şirketi Fernas'ın Kırşehir'de maden çıkarmaya çalışacağını ifade ederek şöyle konuştu:
"Şimdi her tarafı sarmışlar, bir tane de bizim Somalı madenciler vardı. İki asgari ücret verecek, fazla mesaiyi ona sayıyor. Her türlü hakkını ona sayıyor. Çocukları perişan ediyor. Yalın ayak yürüdüler ya, gördünüz değil mi Ankara'ya kadar? Gittiler, yerlerde yattılar, parklarda yattılar. Onların hakkını vermeyen bir Fernas vardı, Fernas. Neymiş? Ferhat Nasıroğlu, AK Parti'nin milletvekili. O da dalmış şimdi Kırşehir'e.
Şimdi bu Fernas'la, Fernas'la birlikte Demireksport ortaklık yaptılar, Kırşehir'e gelmişler. Başkan ve il başkanı, milletvekili, bütün bu sorunları dile getirdiler. Ama buradan bir kez daha söylemek, sizin bildiğinizi Türkiye'ye duyurmak çok önemli. Şimdi bunlar 8.000 futbol sahası büyüklüğünde bir alanda altın arayacaklar. ÇED süreci devam ediyor. Yılda 37 milyon ton kazı yapmanın, 1,5 milyon kamyonun tur atmasının, yılda 552 patlama, toplam ne kadardı başkanım sen bugün söyledin patlayıcı? 7.250.000 ton.
7 milyon ton patlayıcı Kırşehir'in dibinde patlatacaklar. Tabii, 17 yıl boyunca toplam, %99'u mera vasfında bu arazinin ve 2.000 aile hayvancılık yapıyor. Böyle mi diyorduk başkanım? Hayvancılık yapıyı? 2.000 aile hayvancılık yapıyı, bunlar hiç acımayı diyor başkan. Başkan o kadar çok anlattı ki, ben de Kırşehirliler gibi konuşmaya başladım. 2.000 aile hayvancılık yapıyor. Hiç mi bunlara acımadın?"
ERDOĞAN'A İMAM HATİP TEPKİSİ
Geçmişde dönemde ortaya çıkan sınav skandallarını hatırlatan Özel, LGS'de soruların paylaşılmasına ilişkin şöyle konuştu:
"Gençler niye kızıyor biliyor musunuz? Tarihin en büyük skandalıyla karşı karşıyayız. Bu meydanda dünya kadar diploması olan, işi olmayan genç var. Hepinizin ailesinde, yakınında bu çocuklar var. Bunlar önce FETÖ'cülere soruları defalarca çaldırdılar. 2010 yılında... 2010 yılında KPSS'yi iptal ettirdiler. Bu sene, ya 14 yaşında pırıl pırıl çocuklar ya, 14 yaşında. Onların girdiği LGS sınavına şaibe karıştırdılar.
Sonra Tayyip Bey bu rezillikten kendini sıyırmak için "Vay efendim, imam hatiplilere laf ettirmem." Ya, imam hatiplilere laf ettirmek değil, sen imam hatiplilerin geleceğini kararttın. 1 milyonun üzerinde genç var. Hepsi bizim evladımız ama öyle bir şey yaptı ki, bütün imam hatiplileri sanki sorular çalınmış da o çocuklara verilmiş gibi.Bütün, diyelim ki adam AK Partili birinin evladı, kendi çalışsa başarsa o da şaibe altında kaldı."
"Esas kötülüğü sen zaten bunlara yaptın ve sonra da tutup İmam Hatip edebiyatı yapıyorsun. Türkiye'de saflar İmam Hatipliler, olmayanlar diye ayrık değil. Türkiye'de saflar, efendime söyleyeyim, AK Partililer, CHP'liler diye değil. Türkiye'de safları şöyle ayırdınız ya, şöyle ayırdınız. Kırk haramilerin safları, 40 milyon insanın safları. Bir tarafta... AK Parti'nin kara düzeni şudur: Bir tarafta, yediği önünde, yemediği arkasında, bir eli yağda, bir eli balda bakan evlatları, bir tarafta onları sırtında taşıyan vatan evlatları. Size söz veriyorum, söz veriyorum. "
"AK PARTİ'NİN KARA DÜZENİNİ ALAŞAĞI EDECEĞİZ"
E-devlet sistemine sızarak kamugörevlilerinin e-imzalarını ele geçiren ve sahte diploma, ehliyet gibi belgeler oluşturup satan çete hakkında CHP Genel Başkanı Özel Kırşehir'de şunları ifade etti:
"En son, suçu birbirlerine atıyorlar ve Bilişim Teknolojileri Kurumu e-imzaları çaldırmış, taklit ettirmiş. Böylelikle soru çalmaya gerek kalmamış. Sistemi komple çalmışlar. İsteyene direkt diplomayı yazmışlar. Okula gitmeden, üniversitenin kapısından girmeden, dirsek bak böyle, dirsek çürütmeden emek vermeden yemek yemeye başlamışlar. Bu milletin diplomalı evlatları işsiz gezerken yandaşına diploma basanlara yazıklar olsun. Tayyip Erdoğan, Tayyip Erdoğan bu ülkede kul hakkı yiyenleri himaye etmektedir. Haksızlık yapanları, rüşvetle diploma dağıtanları, o diplomayla yükselenleri kayırmakta, onları kollamakta, kara düzene sahip çıkmaktadır. AK Parti'nin kara düzenini alaşağı edeceğiz, alaşağı edeceğiz."
"İSRAİL FİLİSTİN'İN CANINI OKUDU, BUNLARDA TIK YOK"
İktidara Filistin konusunda tepki gösteren Özel, şöyle konuştu:
"Hem bu Erdoğan hem de bunun dışişleri bakanı TikTokçu Hakan, tanıyor musunuz? TikTokçu Hakan. İsrail Filistin'in canını okudu, bunlarda tık yok. Trump Netanyahu'ya gaz veriyor, tık yok. Gazze'yi otel yapacağım, kumarhane yapacağım, tık yok. Filistinlileri Gazze'den süreceğim, beş ülkeye dağıtacağım, tık yok."
"AKP'NİN KURULUŞ YILDÖNÜMÜYDÜ, PİSLİK PATLADI PAÇALARINDAN AKTI"
Avukat Mehmet Yıldırım'ın İBB tutuklusu Yener Toruner'i çocuğuyla tehdit ettiğini hatırlatan Özel, konuyla ilgili HSK'ye şikayetlerini ilettikilerini belirtti.
Konu hakkında 'Bunun yargıyla alakası' yok diyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a tepki gösteren Özel, Murat Kapki ile AKP'li Mücahit Birinci arasında meydana gelen 2 milyon dolarlık skandaldan da bahsederek şöyle konuştu:
- "19 Mart darbecileri maalesef önce meşe, çınar, ladin diye üç tane odun buldular. Güya bunlar gizli tanık, bunların yalanlarını hiç bir şeyle ilişkilendiremediler bu sefer iftiraya giriştiler. Herkesi topluyorlar, çoluğuyla çocuğuyla tehdit ediyorlar, buna imza at diyorlar atanı salıyorlar atmayanın eşini de çocuğunu da gözaltına alıyorlar. Böyle haksızlıklarla bir büyük mücadele verirken, bize beyaz toros gösterip meydan okuyan ak toros çetesinin foyası ortaya çıktı."
- "Dün AKP'nin kuruluş yıldönümüydü, pislik patladı paçalarından aktı. Öyle bir noktaya geldi ki gerçkeleri gizleyemediler birbirlerine düştüler. Birbirlerini satmaya başladılar, birbirleriyle kavgaya başladılar. Ama Adalet Bakanı, HSK başkanı diyor ki "Olanlar avukatla müvekkili arasında bize ne!" Be Allahın adamı biraz insaf! Biraz vicdan!
- "Bunun şikâyetini HSK'ya yapıyoruz, memleketin Adalet Bakanı 'Bizimle ne ilgisi var' diyor. Bir müfettiş görevlendireceğine, soruşturacağına, yerine bu ülkenin kıymetli savcılarına atama yaptıracağına bu AK Toroslar çetesine yeni operasyon yaptırıyorlar."
KIRŞEHİR'DE ÇERÇİOĞLU'NA YOĞUN TEPKİ
CHP'den istifa edip AKP'ye geçen Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'na Kırşehir'de tepki gösterildi.
Yurttaşların Çerçioğlu'na yönelik tepkileri eşliğinde konuşan Özle şöyle konuştu:
- "(Çerçioğlu'na)Biz dedik ki 'çalmadıysa çırpmadıysa bu işlere karışmadıysan korkma' Herkese dedi ki 'Ben 7 metrekare yerde nasıl yatarım?' dedik ki 'Yatan nasıl yatıpyrsa, namusunla öyle yatarsın ama bunlara boyun eğmezsin' Maalesef buna dediler ki 'Ya Ak Partiye katıl ya Silivri'ye tıkıl' Bir de tabii bunun karşılığında maalesef, bizim en gurur duyduğumuz kadın belediye başkanlarımız, 38 tane birbirinden mert, birbirinden cesur belediye başkanımız var.
- Kocasının şirketleri batıkmış, Ak Parti'ye geçersek diye Aydın'ın iradesine ve bir firmaya düşünün ki memleketi... Partiyi değiştiiryor, firmanın hisseleri borsada yükseliyor. Memlekete bak! Ak Parti'ye tesli olursa firmaya destek olacağını bilenler firmanın kağıtlarını alıyorlar. Firma tarihi bir çıkış yaşıyor. Şunu söyleyeyim o çıkışı da o firmaya yapılacak destekleri de, bu Türkiye siyaset tarhininde en büyük tabansızlığını da bunların yanına bırakırsak namerdiz!"
BEYOĞLU OPERASYONUNUN PERDE ARKASINI ANLATTI
CHP'li Beyoğlu Belediyesi'ne düzenlenen operasyon hakkında Kırşehir'de on binlerin katıldığı mitingte Özgür Özel, şunalrı söyledi:
"Bizim biricik kardeşimiz Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney'imize operasyon yaptılar. Şimdi kafayı İnan'a takmışlar. Neden? Çünkü belediye meclisinde denge var. 2 üye taraf değiştirse ya da içeri atılmaya kalksa belediye AKP'ye geçecek. Sırf oyları ile alamadıkları Aydın'da yaptıkları hileyi bu sefer Beyoğlu'nda yargı ile yapmak için İnan'nımıza saldırdılar. Beyoğlu Belediyesi Meclisi'nde CHP'nin 17, AKP'nin 11, MHP'nin 2 ve 1 bağımsız üyesi bulunuyor.
Bir yandan Sayın Bahçeli'nin 'Artık bu operasyonlar bitsin hızla yargılamalar olsun Türkiye'nin gündeminden bu davalar düşsün, Türkiye'yi meşgul etmesin.' demesine karşı bir meydan okumadır. Bu dava, Türkiye'nin birliğine beraberliğine, bu davadaki operasyon ak toroslar çetesinin eliyle Türkiye'nin huzuruna yapılmıştır. Ve ilk günkü gibi 149 gün önce , biz 'Bu darbeye teslim olmayacağız' deyip. Yedi gün yedi gece Saraçhane'de nasıl direndiysek 5 ay sonra aynı kararlılık aynı inançla Kırşehir meydanından sesleniyorum ki, Ak Parti bükemediği bileği kırmaya çalışmaktadır. Tayyi bey bilek Özgür Özel'in değil Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisinin bileğidir! Yıkamayacaksın! Kırsan bile bizi asla yenemeyecksin!"
İMAMAOĞLU KIRŞEHİR'E SİLİVRİ'DEN SESLENDİ
CHP Kırşehir İl Başkanı Şeref Baran Genç tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nun Silivri'den gönderdiği mektubu okuyor.
İmamoğlu, Silivri'den Kırşehir'e şöyle seslendi:
“İç Anadolu’nun kadim kenti güzel Kırşehir, benim güzel hemşerilerim, sevgili vatandaşlarım, kıymetli hanımefendiler, beyefendiler, sevgili gençler, canım çocuklar… Bozkırın tezenesi rahmetli Neşet Ertaş’ın güzel memleketi Kırşehir’e Silivri’den selam olsun. Hepinizi özlemle kucaklıyorum. Merhaba. Kırşehir, tam 39 yıl sonra Cumhuriyet Halk Partisi’nin sosyal belediyecilik anlayışına kavuştu. Tam 39 yıl sonra icraatçı ve halkçı belediyecilikle tanıştı. 2019 yılından bu yana Kırşehir için canla başa çalışan Selahattin Ekicioğlu Başkanıma yürekten teşekkür ediyorum.”
“ADALETİN TERAZİSİ BU TOPRAKLARDA
ÇOK UZUN ZAMANDIR DENGEDE DEĞİL”
“Sizlere özgürlüğün hasretiyle sesleniyorum. Yüz yüze olamasak da her birinizin sesini duyuyorum. Kalbinizdeki, yüreğinizdeki adalet arayışını hissediyorum. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, adaletin terazisi bu topraklarda çok uzun zamandır dengede değil. Hayatımızın her alanında adalet arıyoruz. Adaletsizlik, yalnızca bana, millet iradesinin seçtiği CHP’li belediye başkanlarına ve yol arkadaşlarıma yapılmıyor. Bir büyük adaletsizlik emeği çalınan işçiye, alın terinin karşılığını alamayan çiftçiye, hayatını çalışmakla geçirmiş emekliye, düşüncelerini özgürce ifade etmek isteyen gence, iş hayatında yer almak isteyen, sokaklarda korkmadan dolaşmak isteyen kadınlara da yapılıyor.”
“GÜZEL ÜLKEMİZİN HER YANINDA ADALETSİZLİK KOL GEZİYOR”
“Mahkemelerde adaletin terazisi eşit tartmıyor. Elde ettiğiniz gelirde, ödediğiniz vergide adalet yok. Kaliteli eğitim ve sağlık hizmetlerine herkes eşit olarak ulaşamıyor. Devletin kaynaklarından, bir avuç ayrıcalıklı zümre hariç kimse yararlanamıyor. Güzel ülkemizin her yanında adaletsizlik kol geziyor. Güzel ülkemizin her hanesinde adaletsizliklerin acısı yaşanıyor. Hayatımızın her alanında bir yangın var. İktidar sahipleri, orman yangınlarını söndüremiyor. Mutfaktaki yangını söndüremiyor. Adalet sistemindeki yangını söndüremiyor. Gençlerin, kadınların, emeklinin, işçinin yüreğindeki yangını söndüremiyor. İktidar sahipleri, milletin yüreğindeki yangını söndüremiyor. Çürümüş bir sistemin esiri olmuş, sorumluluk almayan, her hatasında suçlu arayan bir iktidarla karşı karşıyayız.”
“BİZ, TÜRKİYE’Yİ SADECE YÖNETMEK İÇİN DEĞİL;
ONARMAK, İYİLEŞTİRMEK, KALKINDIRMAK İÇİN YOLA ÇIKTIK”
“Türkiye böyle büyüyemez, böyle güçlenemez. Türkiye, ancak ve ancak kayıtsız ve şartsız adaletin hâkim olduğu bir ülke olursa, berekete, refaha ve bolluğa kavuşur. Biz, Türkiye’yi sadece yönetmek için değil; onarmak, iyileştirmek, kalkındırmak için yola çıktık. Bu yolun adı adalettir. Bizim davamız, milletin yüreğinde hissettiği işte bu adalet davasıdır. Bizim davamız, yalnızca bir kişinin özgürlük hakkını değil; Türkiye’nin tüm vatandaşlarının adil, eşit, özgür ve onurlu bir hayat sürdürebilmesini kapsar. Biz, bu haklı adalet ve hürriyet davasının neferleri olarak biliyoruz ki, herkes için ve her yerde önce adalet önce hürriyet demeden hayalimizdeki Türkiye’ye ulaşamayız. Bu yüzden hep birlikte, hep bir ağızdan ve daima şu parolayı söyleyeceğiz: Herkes için, her yerde; önce adalet, önce hürriyet.”
“BENİ DÖRT DUVAR ARASINA DA KOYSALAR…”
“Sizinle birlikte hayal ettiğimiz Türkiye, sadece adaletli bir yargı sistemine değil, aynı zamanda dengeli bir kalkınmaya, üreten ve refahı adil paylaşan bir düzene sahip olacak. Milletimizle birlikte demokrasinin, adaletin, refahın, istikrarın ve barışın hüküm sürdüğü bir Türkiye hayali için gece gündüz çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Yıllardır çektiğimiz acılara tuz basan değil, merhem olan bir siyaseti yürütmeye devam edeceğiz. Beni dört duvar arasına da koysalar; fikirlerimi, umutlarımı, Kırşehir’e olan sevgimi hapsedemezler. Sizlerle birlikte kurduğumuz güzel yarınların hayali hâlâ ayakta. Adil bir Türkiye’ye ulaştığımızda, birbirimize bakacağız ve ‘biz başardık’ diyeceğiz. Ve işte o zaman her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”