Tekirdağ'da on binler Ekrem İmamoğlu için toplandı! CANLI...
CHP'nin "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinglerinin 11. adresi Tekirdağ oldu. Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına tepki ve erken seçim çağrısı yapılan mitingde, İmamoğlu'nun mektubu halka okundu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel meydandan önemli açıklamalarda bulunuyor...
Tekirdağ'da on binler Ekrem İmamoğlu için toplandı! Mektubu okundu: 'Türkiye korkuya teslim olmayacak'
CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına tepki göstermek ve erken seçim talebiyle CHP'nin düzenlediği "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinglerinin 11'inci adresi Tekirdağ oldu.
Miting için Süleymanpaşa Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan on binler, Ekrem İmamoğlu'nun mektubunu dinledi.
Sözlerine Tekirdağlıları selamlayarak ve teşekkür ederek başlayan Ekrem İmamoğlu, "Bu şahsileştirilmiş sözde hukuk düzeninde iktidara doğrudan eklemlenmemiş kimse kendini güvende hissetmiyor" dedi.
İmamoğlu, "Sözde yargı eliyle sadece ben ve görev arkadaşlarım değil, tüm Türkiye rehin alınmaya çalışılıyor. Korkularına da oyunlarına da boyun eğmeyiz" ifadelerini kullandı.
“19 MART DARBESİNDEN BERİ TÜRLÜ KUMPASLAR KURUYORLAR”
İmamoğlu'nun mektubu şöyle:
“Merhaba Tekirdağ. Kadınlara, gençlere, işçiye, emekliye, çiftçiye, esnafa, Tekirdağ’ın bereketli topraklarına, alın teriyle büyüyen sanayisine, bu güzel memleketin geleceğine inanan herkese selam olsun. Bugün Türkiye, bir dönüm noktasında. Ya yönümüzü demokrasiye, hukuka, fırsat eşitliğine dönüp yarınlara umutla bakacağız ya da her yeni güne, her geçen gün zulmünü büyüten bu anlayışın oluşturduğu güvensizliğin içinde savrulmaya devam edeceğiz. Bugün Türkiye’de en çok örselenen şey, adalet duygusu. Hak aramak suç, hakkını savunmak tehdit gibi gösteriliyor. İnsanlar, mahkemelerin önlerindeki yazılı kurallara, kaidelere göre değil, kişiye göre muamele yaptığını görüyor. Bu şahsileştirilmiş sözde hukuk düzeninde de iktidara doğrudan eklemlenmemiş kimse kendini güvende hissedemiyor.
Oysa bir ülke, ancak hukukla, güvenle, vicdanla ayakta kalır. Ve adalet, sadece mahkemelerde değil; fabrikada, limanda, okulda, OSB’lerde, köyde, mahallede; yani hayatın tam ortasında gereklidir. İşte biz, bu yürüyüşe, milletimiz hak ettiği onurlu bir yaşamı, refahı, adaleti kazansın diye çıktık. Yine milletimizi yanımıza alarak çıktık. Fakat bu yürüyüşü engellemek için, 19 Mart darbesinden beri türlü kumpaslar kuruyorlar. Sözde yargı eliyle, sadece ben ve kıymetli görev arkadaşlarım değil, tüm Türkiye rehin alınmaya çalışılıyor. Bilin ki ne bizi ne de milletimizi yıldırabilirler. Korkularına da oyunlarına da boyun eğmeyiz.
Bu mücadelede, memleketimizin her köşesi gibi, Tekirdağ’ın da çok büyük önemi var. Çünkü Tekirdağ, yalnızca bir kent değil; sanayisiyle, tarımıyla, limanları ve demiryollarıyla, Avrupa’ya açılan kapımız; üretimin, emeğin, çalışkanlığın şehri. Ama bunca potansiyele rağmen, bu zenginlik, Tekirdağlıya refah olarak dönmüyor. Çorlu’da, Çerkezköy’de binlerce insan, üç vardiya üretirken, geçim derdinde. Süleymanpaşa’da emekliler ay sonunu getiremiyor. Hayrabolu’da, Malkara’da köyler yaşlanıyor, gençler göç ediyor. Kadınlar yüksek eğitimli ama işsiz. Üniversiteye giden genç sayısı ise Türkiye ortalamasının altında.
Bu tablo bir kader değil; Türkiye’nin değil, kendilerinin bekasını düşünen bir avuç muhterisin yıllardır izlediği yanlış politikaların, adaletsiz yönetimlerinin sonucudur. Biz, bu gidişatı tersine çevirmeye kararlıyız. Tekirdağ’a da Trakya’nın tüm ilçelerine de bütüncül bir kalkınma vizyonuyla bakıyoruz. OSB’lerden kırsal mahallelere, üniversiteden limanlara kadar her noktayı kapsayan bir dönüşüm hedefliyoruz. Gençlerin iş bulabildiği, kadınların hayatın her alanında eşitçe var olduğu, köylünün de kentlinin de kendini dışlanmış hissetmediği bir Tekirdağ kuracağız.
Bunun için yeni bir yönetim anlayışına, milletimizle el ele yürüyen bir siyasete ve güçlü bir dayanışma ruhuna ihtiyacımız var. Nasıl ki 19 Mart darbesinden beri hep beraber bu kumpasa karşı direniyoruz, yarın bu cendereden çıkıp demokrasiyi yeniden inşa ettiğimizde de her kararı beraber alacak, her taşı beraber kaldıracağız. Ve bu beraberliğimiz, bizi umutlu yarınlara, koşar adım götürecek. Bu koşuda geride kalana, tökezleyene el uzatacak kimseyi arkada bırakmayacağız. İnadımızı, cesaretimizi, umudumuzu elimizden almalarına izin vermeyeceğiz. Her şey çok güzel olana kadar; o güne dek, mücadeleye devam."
ÖZEL AÇIKLAMALARDA BULUNUYOR
CHP Genel Başkanı Özgür Özel açıklamalarda bulunuyor.