SAHTE DİPLOMA skandalında hükümet sessizliğini koruyor!
Sahte diploma skandalının yankıları sürerken hükümet sessizliğini koruyor. Bugüne dek kaç kişiye sahte diploma verildiği, bu kişilerin kim olduğu, hangi görevlerde bulunduğu ve bugüne dek nasıl tespit edilemediği gibi pek çok soru kamuoyunda yanıt bekliyor...Skandalda yanıt bekleyen sorular
LGS'deki usulsüzlük iddialarına karşı MEB protesto edilmişti.
Ülke gündemini sarsan sahte diploma skandalının yankıları sürüyor.
Bir çetenin üst düzey bürokratların e-imzalarını taklit ederek sahte diploma düzenlendiğinin belirlenmesiyle ortaya çıkan skandalda 400’den fazla kişinin ‘profesör’ ve ‘doçent’ unvanı aldığı öne sürülürken İletişim Başkanlığı işlem yapılanlar arasında akademisyen olmadığını savundu. Kamuoyunun da tepkisini çeken olaya hükümet ise sessiz kalmayı tercih etti. Yurttaşlar sahte diploma ile akademik unvan alanların kim olduğu ve hangi kamu görevlerinde yer aldıklarının açıklanmasını bekliyor. Kimi iddialara göre bazı milletvekili isimlerinin de skandalda adının geçtiği savunulurken hazırlanan iddianamede milletvekili ismi yer almadı.
Ankara'da kamu kurumları yöneticilerinin elektronik imzalarının kopyalanarak sahte diploma ve sürücü belgesi düzenlenmesi ile ilgili soruşturmada, 65 şüpheli hakkında iddianame hazırlanarak 50 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. HaberTürk'ün haberine göre, hukukçudan gıda mühendisine, öğretmenden eczacıya, yüzlerce kişi sahte akademik derece elde etti.
Çete üyelerinin ‘müşterileri’ arasındaki anlaşmazlıkların sosyal medyaya yansıması üzerine harekete geçen savcılık, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı, başkan yardımcıları, YÖK Eğitim Öğretim Daire Başkanı ile birlikte 14 üniversitenin öğrenci işleri daire başkanı ve personelinin elektronik imzalarının kopyalandığı belirledi. Böylece sahte kimlik ve belgelerle e-imza üreten yapı, kurumların dijital altyapılarına sızdı. Sistem boşluklarını kullanarak mezuniyet kayıtları, not ortalamaları, doçentlik başvuruları, diploma bilgileri ile terfilerine müdahale etti.
Halk TV yazarı Bahadır Özgür de sahte diploma skandalının üniversitelerle sınırlı olmadığını, Millî Emlak sistemine kadar uzandığını söyledi. İddianamede, bakanlık yöneticilerinin kimlik bilgilerinin kullanılarak sisteme yetkisiz erişim sağlandığı tespit edildi.
KAÇ İSİM VAR?
Hakkında dava açılan "kişisel verileri ele geçirmek", "bozmak yok etmek" ve "sahte belge üretmek"le suçlanan 65 kişilik çetenin hukukçudan mühendise, öğretmenden eczacıya, yüzlerce kişiye sahte akademik derece sağladığı iddia edilmişti. Sadece 400 kişinin bu şekilde ‘profesör’ ve ‘doçent’ unvanı aldığı öne sürüldü. 200 kişi hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Tespit edilen isimlerin dışında sayının daha fazla olabileceği iddia ediliyor. Öte yandan İletişim Başkanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, “Soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla işlem yapılan 220 kişi arasında Türkiye’de hiçbir akademisyen bulunmamaktadır. Soruşturma kapsamında 57 sahte üniversite diploması, 4 lise diploması ve 108 sahte sürücü belgesi düzenlendiği tespit edilmiştir. İki kişi dışında, düzenlenen hiçbir diplomanın herhangi bir meslek ifasında kullanıldığına dair bir tespit de bulunmamaktadır” ifadeleri yer aldı.
KİM BU KİŞİLER?
Skandalın ortaya çıkmasının ardından skandala adı karışanların kim olduğu, hangi göreve geldikleri tartışılmaya başlandı. Pek çok sosyal medya kullanıcısı, "Hangi kritik görevlerde yer aldılar, imzalarıyla kime avantaj sağladılar, kimin hakkını gasp ettiler?" diye sordu. Muhalefet partilerinin yanı sıra eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de "Kara liste kamuoyuna açıklanmalı" çağrısı yaptı.
İddiaya göre hukukçudan gıda mühendisine, öğretmenden eczacıya, yüzlerce kişi sahte akademik derece elde etti. Osmanlı hanedanından Abdulhamid’in torunu Abdülhamit Kayıhan Osmanoğlu’nun da sahte mezuniyet kaydı aldığı ortaya çıkmıştı. Osmanoğlu, İnönü Üniversitesi Tarih Bölümü mezunu gibi gösterildi. Kendi GSM hattından mezuniyet sorguları yaptı. Hakkında tefrik kararı verildi. Abdullah Volkan Uçak, Ahmet Ruşen Uçar, Ali Yıldırım, Gökay Celal Gülen ve pek çok kişinin adı da sahte lisans ve yüksek lisans mezuniyetinde geçiyor.
SORUŞTURMA NE DURUMDA?
Çok sayıda kamu kurumundaki yöneticinin e-imzasını kopyalayarak sistemlere yetkisiz erişim sağlayıp sahte üniversite, lise diplomaları ve sürücü belgeleri düzenleyen çete ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara 23’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde iki ayrı dava açtı. Geçen mayıs ayında açılan ilk davada 134 şüpheli yer alırken, temmuzda tamamlanan ikinci iddianameye 65 şüpheli daha eklendi. Her iki iddianamede başta Ziya Kadiroğlu, Gökay Celal Gülen, Zeynep Karacan’ın bulunduğu 6 şüphelinin sahte diploma organizasyonunu yöneten kişiler olduğu ifade ediliyor.
YÖK NE DEDİ?
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, eş zamanlı iki soruşturma başlatıldığını açıklayarak “Çok ciddi bir hadise ile karşı karşıyayız. Sadece YÖK olarak değil, sahte diploma verilen tüm üniversiteler de kendi bünyelerinde süreci inceleyecek. Resmi yazı gönderildi. İdari işlemler başlatıldı. Diploma sahteciliğiyle mücadele yalnızca idari değil, aynı zamanda hukuki bir zemin gerektiriyor. Yasal düzenlemeye ihtiyaç var. Cezai yaptırımların artırılması şart. Mevzuatımızda bu alana özgü net hükümler bulunmuyor” ifadelerini kullandı.
∗∗∗
DEPREMZEDENİN KAYDINI SİLDİLER İDDİASI
Yeni Şafak'ın haberine göre, Sahte diplomalar, 250 bin TL ile 2,5 milyon TL arasında fiyatlandırıldı ve bazı ödemeler kripto para ile yapıldı. 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden bazı kişilerin YÖK kayıtları silinerek bu boşluklara yeni sahte mezuniyet kayıtları eklendi. Bu usulsüzlükleri düzenleyen şüphelilerin özellikle Ege, Atatürk, İnönü, Yıldız Teknik, Mersin ve ÇOMÜ gibi birçok üniversitenin sistemlerini hedef aldığı tespit edildi. Öte yandan Gazeteci Fatih Ergin, sahte diplomalı isimler arasında MHP Mersin Milletvekili Levent Uysal'ın da olduğunu söyledi.
∗∗∗
TÜM SKANDALLAR BUNLARIN DÖNEMİNDE
CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, gündemde geniş yankı uyandıran sahte diploma skandalı hakkında açıklamalarda bulundu. 400 akademisyenin sahte diplomayla görev yaptığına dair ortaya atılan iddiaların ciddiyetine vurgu yapan Tezcan, “Merak ediyoruz bu 400 kişi kim?" diye sordu. Tezcan, "Üniversite sınav soruları bunların zamanında çalındı. LGS soruları bunların zamanında çalındı. Şimdi de 400 akademisyene sahte diploma skandalı çıktı" diyerek hükümete yüklendi. Açıklamasında, “Bu sahtekarlıklara yol verenle, Ekrem İmamoğlu’nun otuz yıllık diplomasını haksız yere iptal eden aynı kara düzedir" ifadesini kullanan Tezcan, Türkiye'de adaletin ve sistemin çifte standartlı işlediğini dile getirdi.
