Kayyım geçersiz mi oldu? Ömer Faruk Eminağaoğlu anlattı...
Eski YARSAV Başkanı Eminağaoğlu'na göre Ankara 3. Asliye'nin CHP kararı İstanbul’a tedbir kararını kaldırmıyor ancak CHP Genel Merkezi’nin bu davalardaki eli çok güçlendi...
CHP İstanbul’a kayyım geçersiz mi oldu? Eminağaoğlu anlattı: 'Hayır ama CHP'nin eli çok güçlendi'
Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi, CHP İstanbul İl Kongresi'nin iptali davasını esastan, CHP’nin 38. Olağan Kurultay’ının iptali talebiniyse usulden reddetti.
Mahkemenin CHP İstanbul İl Başkanlığı’yla ilgili talebi esastan reddetmesiyle il yönetimine kayyım kararının geçersiz hale geldiği yorumları ortaya atıldı.
Eski YARSAV Başkanı ise Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin bugünkü kararınının İstanbul’daki mahkemenin verdiği tedbir kararını otomatik olarak kaldırmadığına işaret etti. Ancak Eminağaoğlu son kararla birlikte İstanbul’daki davaya itiraz süreçlerinde CHP Genel Merkezi'nin elinin çok güçlendiğini vurguladı.
Eminağaoğlu CHP İstanbul İl Yönetimi'ne kayyım atanmasına ilişkin karara atıfla şunları söyledi: “İstanbul’daki o dava bu davalardan bağımsız bir dava. Dolayısıyla o davada verilmiş karar geçerliliğini sürdürüyor. O kişilerin tedbiren görevi devam ediyor. O kişilerle ilgili tedbire yapılmış itiraz var. Bu davalarda verilen kararlar, kanıtlar oraya sunulduğunda itirazın kabulü konusunda Genel Merkezin eli çok daha güçlenmiştir. Hukuki bir karar verilecek olursa oradaki itirazın kabulü gerekir.”
'Yasaya uygun, doğru bir karar’
Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin bugün verdiği karara ilişkin "yasaya uygun, doğru bir karar" diyen Eminağaoğlu şöyle konuştu:
“Ankara 3. Asliye Mahkemesi Ankara 34. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki davayı birleştirerek iki davayı birden sonuçlandırmış. İlk dava, kendisinde açılan dava İstanbul Kongresi’nin iptaliyle ilgili. Bu dava Genel Merkez aleyhine ve İstanbul İl Başkanlığı aleyhine açılmış. İstanbul il başkanlığının il başkanlıklarının tüzel kişiliği olmadığı için il başkanlıkları aleyhine dava açılamaz. Dolayısıyla mahkeme il başkanlıkları aleyhine dava açılamayacağı için pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle o yönden davayı reddetmiş. Bu, yasaya uygun, doğru bir karar.”
‘Kurultay davasında esasa girmedi, ‘usulden’ reddetti’
Eminaoğaoğlu şöyle devam etti:
“İki, İstanbul İl Başkanlığı ile ilgili kendisine açılan o davada mahkeme Genel Merkez aleyhine açılan davada İstanbul İl Kongresi yönünden esastan ret kararı vermiş. İstanbul İl Kongresi konusunda bir hukuka aykırılık olmadığını belirtmiş. Dolayısıyla İstanbul İl Kongresiyle ilgili o davayı sonuçlandırmış.
Kendisiyle birleştirdiği Ankara 34. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki davada hem İstanbul İl Kongresi’nin iptali konusu var hem Büyük Kurultay yani 38. Kurultay’ın iptali konusu var. Anlıyoruz ki o dava sadece ve sadece Genel Merkez aleyhine açılmış. O Genel Merkez aleyhine açılan birleştirilmiş davada İstanbul İl Kongresi konusundaki davayı esastan reddetmiş. Büyük kurultay ile ilgili olarak ise, yasa der ki aynı konuda daha önce açılmış bir dava varsa o davanın görülüp sonuçlanması gerekir, aynı konuda sonradan açılmış bir dava usulden reddedilir. Bu mahkeme de kurultayla ilgili daha önce açılmış bir dava olduğundan ben artık kurultayla ilgili bu sonraki davayı inceleyemem diyip esasa girmeden davayı usulden reddetmiş. Bununla kastettiği Pazartesi günü görülecek olan, önceden açılmış olan, kurultayla ilgili kamuoyunda 'butlan' diye bilinen dava. Yani bu mahkeme o konuda doğru olarak esasa girmemiş, usulden ret kararı vermiş.”
Kayyım devam edecek mi? ‘CHP Genel Merkezi’nin eli çok daha güçlendi’
Kamuoyunda “Bu davalar bu şekilde sonuçlanınca acaba İstanbul’daki tedbiren görevlendirilen kişiler göreve devam edecek mi etmeyecek mi?" şeklinde bir tartışma olduğunu söyleyen Eminağaoğlu bu konuya dair şu ifadeleri kullandı:
“İstanbul’daki o dava bu davalardan bağımsız bir dava. Dolayısıyla o davada verilmiş karar geçerliliğini sürdürüyor. O kişilerin tedbiren görevi devam ediyor. O kişilerle ilgili tedbire yapılmış itiraz var. Bu davalarda verilen kararlar, kanıtlar oraya sunulduğunda itirazın kabulü konusunda Genel Merkezin eli çok daha güçlenmiştir. Hukuki bir karar verilecek olursa oradaki itirazın kabulü gerekir.”
İstanbul’daki davaya üçüncü bir davalı taraf eklendiğini hatırlatan Eminağaoğlu o davanın da sonuçsuz kalacağına işaret etti:
“Şöyle bir durum var oradaki (İstanbul’daki) dava için: O dava hem İstanbul İl Başkanlığı’na karşı açılmış hem Genel Merkez’e karşı açılmış.
Az önce söyledik il başkanlıklarına karşı dava açılamaz diye. O nedenle o yönüyle sonuçsuz kalacak.
Genel Merkez’e karşı açılmış. Genel Merkez’e karşı açılmış Ankara’da daha önceki davalar sonuçlandı. O dava yeni bir dava. O yönüyle reddedilecek.
Ama orada bu davaları düşünerek üçüncü bir davalı eklemişler. O dava İstanbul’da görülebilsin diye. İstanbul’da oturan üçüncü bir davalıyı eklemişler. Çünkü partilere karşı davalar Genel Merkezler olduğu için Ankara’da açılır. O yönüyle Genel Merkez aleyhine açılan dava sonuçsuz kalacaktır.
İl Başkanlığına açılan dava sonuçsuz kalacaktır.
O üçüncü kişiyi de ekleyerek böyle bir dava açtıkları için CHP’nin itiraz konusunda eli son derece güçlenmiştir. Bu kararlar oradaki o davayı, o itirazı parti lehine sonuçlandıracak boyut ortaya çıkartmıştır. Yoksa otomatikman kendiliğinden o tedbir ortadan kalktı denilemez, o itirazda partinin eli olabildiğince güçlenmiştir.”
