Adalet Bakanı en tartışmalı maddeyi es geçti!..
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, HSK toplantısında 11. Yargı Paketi’nin ayrıntılarını paylaşırken kamuoyunda “af” tartışması yaratan 27. maddeyi gündeme almadı. Maddenin, ağır suçlardan hükümlülerin de erken tahliye imkanından yararlanabileceği yorumlarına yol açması dikkat çekmişti...
Bakan Tunç 11. Yargı Paketi’ni anlattı ama…
En tartışmalı maddeyi es geçti!
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Afyonkarahisar'da gerçekleştirilen Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısı'nda AKP'nin TBMM Başkanlığına sunduğu 11. Yargı Paketi'ni değerlendirdi. Bakan Tunç, pakette yer alan ve kamuoyunda 'af' olarak bilinen 27. Madde'ye değinmedi.
"2017 YILINDA HSK'YA ÜYE SEÇİMİNİ DAHA DEMOKRATİK HALE GEİRDİK"
Konuşmasında adaletin mülkün temeli, insan onuru, temel hak ve özgürlüklerinin garantisi ve toplumsal düzenin şartı olduğundan bahseden Bakan Tunç, "Adaletin hakkıyla tecellisi hukuk devletiyle mümkündür. Demokratik hukuk devleti, anayasasıyla, kanunlarıyla hukukun üstünlüğünün tam anlamıyla tesis edildiği, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının tam anlamıyla tesis edildiği bir devlettir. 2017 yılında HSK'ya üye seçimini daha demokratik hale geçirerek yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı adına, demokratik hukuk devleti adına önemli bir reformu hayata geçirdik. 13 üyeden oluşuyor HSK. Yargıtay'dan 3 üye, Danıştay'dan 1 üye, yükseköğretim kurullarının hukuk dallarında görev yapan öğretim üyeleri veya avukatlar arasından olmak üzere 3 üye toplam 7 üye, millet iradesinin tecelligahı olan TBMM tarafından seçiliyor" dedi.
"4 ÜYE CUMHURBAŞKANIMIZ TARAFINDAN BELİRLENİYOR"
4 üyenin ise Cumhurbaşkanı tarafından seçildiğini aktaran Bakan Tunç, "Birinci sınıf hakim ve savcılar arasından; adli yargıdan 3, idari yargıdan 1 olmak üzere 4 üyeyi de halkın oylarıyla seçilen, yürütmenin başı ve devletin başı Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından belirleniyor. +Bugünkü sistemi eleştirenler, 2017 anayasa değişikliğiyle getirilen bu reformu karalamaya çalışanlar, bu seçim usulünü eleştirenler önce geçmişteki uygulamaya bir baksınlar" diye konuştu.
"TEFTİŞ KURULU'NA HİÇ DEVİR OLMAMASI LAZIM"
Bakan Tunç, Teftiş Kurulu üyelerine şöyle seslendi: "Teftiş Kurulu'na 2024 yılında 919 dosya devrolmuş, 2023'ten. Hiç devir olmaması lazım. Beklememesi lazım 2023'ten, 2024'ten dosyanın hiç beklememesi lazım. 2023'ten 9 dosya, hemen gittiğinizde bunların sonuçlanması lazım. Askıda kalmaması lazım. O hakim ve savcımız için dosyasının bekletilmesi önemli. Belki de bir yaptırıma maruz kalmayacak ya da yaptırıma maruz kalacak belki de meslekten çıkarılmaya varan bir müeyyideye tabi olacak. O nedenle 2024'ten kalan 79 dosyanın bir an önce sonuçlanması lazım. Hemen Ankara'ya gittiğinizde 2023 ve 2024'ten bir tek dosya bekletilmemesini sizlerden özellikle istirham ediyorum" dedi.
ADALET BAKANI AKP İL BAŞKANLIĞINI ZİYARET ETTİ! REFAH DÜZEYİNİN DÜŞÜK OLMASINI TERÖRE BAĞLADI
Programı kapsamında AKP İl Başkanlığı'nı ziyaret eden Tunç, buradaki konuşmasında, Terörsüz Türkiye ve 11. Yargı Paketi'ne değindi.
Türkiye'de 41 yılda çok büyük acılar yaşandığı söyleyen Tunç, "Yüksek standartlı bir demokrasi için lazım olan demokratik, katılımcı, sivil anayasayı, toplum sözleşmesini bu millet hak ediyor. İnşallah Türkiye'yi terörden de kurtararak yolumuza devam edeceğiz. 41 yıldan bu yana mücadele ettiğimiz terör belasından kurtulmanın inşallah eşiğindeyiz. Bu noktada büyük bir gayret var. Önemli bir de konu var; 41 yılda çok büyük acılar yaşadık. Binlerce şehit verdik. Güneydoğu'da en çok da o bölgelerde vatandaşlarımız huzursuz edildi. 2,5 trilyon dolar kayıplara neden oldu. Bugün o para harcanmamış olsaydı, teröre gitmemiş olsaydı, bugün milletin refahı katbekat artmış olacaktı" dedi.
11. YARGI PAKETİNE İLİŞKİN KONUŞTU
Bakan Tunç, 11. Yargı Paketi'nin özellikle çocukların korunmasına yönelik önemli düzenlemeler içerdiğini söyledi.
Tekliflerin toplumun ihtiyaçları doğrultusunda şekillendiğini vurgulayan Tunç, "11. Yargı Paketi'yle hedefimiz, toplumsal düzeni daha sağlam temellere oturtmak. Çocukların suça sürüklenmesini engelleyen, çocukları daha güçlü şekilde koruyan hükümler paketin en önemli başlıkları arasında. Trafikte yol kesme, düğünlerde silah atma gibi kamusal güvenliği tehdit eden eylemler için cezalar ağırlaştırılıyor. Doğrudan hapis cezaları geliyor. Bilişim dolandırıcılığına karşı da çok güçlü adımlar atıyoruz. Telefon hatları üzerinden yapılan dolandırıcılık, mobil hatların sınırlandırılması, çipli kimlik kartlarıyla hesap açılması gibi konularda net kurallar getirdik" diye konuştu.
Adalet hizmetlerinde vatandaş memnuniyetinin artırılmasının en temel hedef olduğunu da kaydeden Tunç, yargı paketinin yasalaşmasıyla uygulamaya hızlı şekilde geçileceğini, vatandaşın adalet sisteminden daha memnun olması için ne gerekiyorsa yapacaklarını kaydetti.
27. MADDEYE DEĞİNMEDİ: KATİL VE TECAVÜZCÜLER TAHLİYE Mİ OLACAK?
Bakan Tunç, 11. Yargı Paketi'nde yer alan ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun geçici 10'uncu maddesinde düzenleme yapan 27. maddeye değinmedi. Bu madde, "31/7/2023 tarihi itibarıyla kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin yararlanabildiği daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve/veya denetimli serbestliğe ayrılma düzenlemesinden, 3 1/7/2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle hükümlü olanların yararlanabilmesi sağlanmaktadır. Buna göre, 31/7/2023 tarihi ve öncesinde işledikleri suçlar nedeniyle türüne bakılmaksızın kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan ve fıkrada yer alan koşulları sağlayan hükümlüler bu imkândan yararlanabilecek ve hükümlünün 31/7/2023 tarihi itibarıyla ceza infaz kurumunda bulunması koşul olarak aranmayacaktır" şeklinde pakette yer alıyor.
27. maddede yer alan "türüne bakılmaksızın" ifadesi tartışmalara yol açtı. Bu ifadeye göre katiller, tecavüzcüler, çocuk istismarcıları, uyuşturucu satıcıları gibi çok sayıda ve farklı adi suç işlemiş hükümlüler de bu uygulamadan faydalanarak cezaevinden çıkabilecek.

