Maraş'ta skandal: Emniyet, grevci işçileri dövme tatbikatı yaptı!

Kahramanmaraş Emniyeti, "Grev ve Lokavt Önleme Planı" adı altında skandal bir tatbikat düzenledi. Asgari ücret görüşmeleri öncesinde yapılan tatbikatta polisler, "hak arayan" rolündeki meslektaşlarına biber gazı ve copla saldırdı...

 Maraş'ta skandal: Emniyet,
grevci işçileri dövme tatbikatı yaptı!

Bir grup polis sırtına işçi yeleği giydi, başına baret taktı, eline "Grev haktır", "Adil yaşam", "Zam isteriz" yazan pankartlar aldı ve sloganlarla yürüdü.

Karşılarına çevik kuvvet ekipleri çıktı. Önce biber gazı atıldı, sonra coplar vuruldu. Grevciler yaka paça gözaltına alındı.

Bugün Kahramanmaraş'ta kaydedilen bu görüntüler aslında bir mizansenin parçasıydı. 

Bu mizansenin tek bir amacı vardı: Polislere nasıl işçi dövüleceğini öğretmek.

Görüntüler, bir eğitim çalışmasından çok, devletin gerçek suretinin göründüğü andı. Senaryo gereği bile olsa, "hak arayan" rolündeki polise, "düzeni koruyan" polisin tahammülü yoktu.

Grev 'önlenmesi gereken' bir suç mu?

Ana akım medya tatbikatı "Gerçeğini aratmadı" başlığıyla duyurdu. Tatbikatın en gerçek unsuru taş ve sopaların havada uçuştuğu anlar değil, işçilerin talepleri oldu.

Tatbikat, işçilerin en temel anayasal hakkı olan grevi, "önlenmesi gereken" bir tehdit ve bir asayiş problemi olarak ele alıyordu. Toplam 197 personelin katıldığı bu gösteride sadece Çevik Kuvvet değil, Özel Harekat timlerinin de sahaya sürülmesi, devletin işçiyi düşman olarak gördüğünü bir kez daha ispatladı.

Tatbikatın ardından açıklama yapan İl Emniyet Müdürü Hasan Yiğit, provayı "güzel bir örnek çalışma" olarak nitelendirdi. Grevi "sıkıntılı bir durum" olarak gördüğünü vurgulayan Yiğit, "Bu gibi sıkıntılı durumlarda ne şekilde müdahale edileceğini bilmeliyiz. Doğru ve orantılı bir güce zaman zaman ihtiyacımız olabilir" dedi.

Patronlara güven, emekçiye gözdağı

Kahramanmaraş İl Emniyet Müdürlüğü’nün düzenlediği tatbikatın senaryosu ve zamanlaması tesadüf değil.

Yarın asgari ücret pazarlıkları başlıyor. İktidarın güdümündeki komisyonda, iktidarın sözünden çıkmayan sendikalar açlık sınırını aşamayacak bir ücret belirleyecek. Bu ücret, on milyonlarca emekçiyi bir yıl daha yoksulluğa mahkum edecek. Yoksulluğa boyun eğmeyenler için polisler hazır bekleyecek.

BİSAM'ın araştırmasına göre, açlık sınırının 27 bin liraya, yoksulluk sınırının ise 94 bin liraya dayandığı Türkiye’de, asgari ücretli "ölmemek için" direnmek zorunda.

Bu nedenle milyonlarca emekçinin gözü kulağı Ankara'dayken, Maraş'tan net bir mesaj verildi: "Sesinizi çıkarırsanız, karşılığını alırsınız."

Depremzede işçiye 'savaş hukuku'

Maraş'ın seçilmesi de manidar. 6 Şubat depremlerinde en ağır yarayı alan, sağ kalanların ise konteynerlerde yaşam mücadelesi verirken tekstil patronları tarafından zorla tezgaha çağrıldığı bir kent burası.

Henüz yasını tutamadan, "çarklar dönsün" denilerek hasarlı fabrikalara sokulan, asgari ücretin bile altında koşullarda çalışmaya zorlanan Maraşlı tekstil işçileri, bugün açıkça tehdit edildi.

Depremin üzerinden geçen zamanda barınma sorununu çözemeyen iktidar, konu "patronların düzenini korumak" olunca tam teçhizat sahaya indi.

Emre Alım / soL

➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..