Yargı'ydı, Emniyet'ti, Asker'di derken...
Büro Emekçileri Sendikası Genel Başkanı Osman Biçer, 45 kişinin haksız bir biçimde Sosyal Güvenlik Kurumu kadrolarını atandığını bildirdi.
Biçer, yaptığı yazılı açıklamada, Gelir İdaresi Başkanlığındaki Vergi Dairesi Müdürlüğü ve Müdür Yardımcılığı Sınavlarıyla ilgili ''skandallar'' üzerinden fazla zaman geçmeden, SGK İl Müdür Yardımcılığı görevine getirilen, büyük bir çoğunluğu (29 kişi) şef kadrosundaki 45 personelin SGK İl Müdür Yardımcısı olarak atanmalarıyla ilgili yeni bir ''skandal'' yaşandığını iddia etti.
SGK Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği'nin yeni bir yönetmelikle devre dışı bırakıldığını ve bu sayede 29'u şef kadrosunda olmak üzere 45 kişinin SGK İl Müdür Yardımcısı kadrolarına atanmasının önünün açıldığını belirten Biçer, şunları kaydetti:
''Bu kadrolaşma operasyonunun arka planı gayet basit bir biçimde anlaşılabilmektedir. Eski Yönetmeliğin 5. maddesinin 2. ve 3. sıralarında yer alan Sosyal Güvenlik İl Müdürü ve Sosyal Güvenlik İl Müdür Yardımcısı unvanlarına, yeni yönetmeliğin 5. maddesinde yer verilmeyerek, sadece ve sadece SGK Başkanının onayı ile bu kadrolara atanmanın önü açılmış, sonuçta SGK Başkanlığı ve YÖK Üyeliği görevlerine AKP iktidarı tarafından atanan Emin Zararsız tarafından, AKP iktidarı tarafından uygun görülen 45 kişi haksız bir biçimde SGK İl Müdür Yardımcısı kadrolarına atanmıştır.''
Konuyla ilgili olarak hem yargıya başvurduklarını hem de dilekçe kampanyası düzenlediklerini ifade eden Biçer, tüm SGK emekçilerinin, SGK İl Müdür Yardımcısı olarak atanmak üzere SGK Başkanlığına başvurmalarının sağlanmasını hedeflediklerini, ayrıca olayı TBMM gündemine taşımak üzere girişimlerde bulunmaya başladıklarını bildirdi.
Biçer, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
''Birkaç devlet memurunun amiri durumundayken Adana, Antalya, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, Manisa, Muğla, Şanlıurfa vb. illerde çalışmakta olan yüzlerce ve hatta binlerce SGK emekçisinin amiri pozisyonunda, SGK İl Müdür Yardımcısı gibi önemli bir göreve atanmak, herhangi bir kamu emekçisinin rüyasında bile göremeyeceği türden bir görevde yükselmeye işaret etmektedir.
Bir taraftan kamu kurum ve kuruluşlarında aşağıdan yukarıya görevde yükselmeler yoluyla büyük oranda kendisine bağlı orta ve üst kademe yöneticileri yaratan AKP, diğer taraftan onlardan boşalan kadrolara yeni ve/veya açıktan atamalar yapmakta ve böylece adeta tüm kamu kurum ve kuruluşlarını tarihte örneği görülmemiş bir biçimde ele geçirmektedir.''
*