‘Bu suçtur, kapatma davası açılmalı’

‘Bu suçtur, kapatma davası açılmalı’

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, “Eşitlik ilkesine aykırı noktasından baktığınız zaman ironik bir durum ortaya çıkıyor” dedi.  Kanadoğlu, Başbakan Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’nin başörtüsü konusunda daha önce verdiği kararı görmezden gelerek böyle bir uygulamaya imza atmasının suç olduğunu söyledi. TSK,Yargı ve Emniyet’te çalışanlar uygulamanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle dava açabileceklerini ifade etti...

‘Kapatma davası açılmalı’

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın büyük iddia ile açıkladığı sözde demokratikleşme paketinden TSK, Yargı ve Emniyet dışında kalan kurumlarda çalışanlara başörtüsü serbestliği yeni bir tartışmanın da fitilini ateşledi. 

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, paketi “İronik” bulduğunu söyledi. Kanadoğlu, “Eşitlik ilkesine aykırı noktasından baktığınız zaman ironik bir durum ortaya çıkıyor” dedi.

 Sabih Kanadoğlu, Başbakan Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’nin başörtüsü konusunda daha önce verdiği kararı görmezden gelerek böyle bir uygulamaya imza atmasının suç olduğunu söyledi. TSK,Yargı ve Emniyet’te çalışanlar uygulamanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle dava açabileceklerini ifade eden Kanadoğlu, şöyle konuştu:

 “Anayasa ve Anayasa Mahkemesi kararlarına bakmadan bunlara aykırı bir düzenleme yapılması beklenemez. ’Bakanlar Kurulu kararı ve genelgeyle bu işi yaparım’ diyorsanız bu zaten yapılacak bir iş değil. Tartışılacak tarafı bu. Eşitlik ilkesine aykırı diye bir dava açılmasından çok tartışılması gereken Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın bir siyasi parti hakkında anayasa kararlarının ortadan kaldırılması için laik ve demokratik bir ülkede olmaması gereken bir şekilde laiklik aleyhine odak haline geldiğini ileri sürmesi lazım.” 

Laiklik konusunda anayasanın  kesin hükümler taşıdığını söyleyen Kanadoğlu, şöyle dedi: 

“Anayasa çok net. Anayasanın 11. maddesi Anayasa Mahkemesi kararları herkesi bağlar. Anayasa  Mahkemesi kararı bunun doğrudan doğruya laiklik ilkesine aykırı olduğunu zaten 10 ve 43. maddede yapılan değişimlerle ortaya koydu. Siyasi partilerin laiklik karşıtı odak olduklarını ortaya koyan bütün kararlarda sebep olarak  kabul edildi. Üzerinde durulması gereken nokta budur. Diğeri ironik bir takılma olur.” 

Yeniçağ