Eğitim sendikalarının Meclis'e yürüyüşüne engel

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun görüşüleceği TBMM’ye yürümeleri engellenen eğitim sendikaları MEB önünde saatlerce nöbet tuttu. Barikatın açılmasının ardından öğretmenler Meclis Parkı önüne yürüdü...

Öğretmene polis barikatı: Eğitim
sendikalarının Meclis'e yürüyüşüne engel

TBMM’nin açılmasıyla birlikte, öğretmenlerin mesleklerini itibarsızlaştırdığı ve emeklerini değersizleştiği için karşı çıktıkları Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi'nin görüşmelerinin Genel Kurul’da devam etmesi bekleniyor.

Bugün Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplanan Eğitim-İş, Eğitim Sen, Hürriyetçi Eğitim Sen, Anadolu Eğitim Sen, Teç-Sen ve Özel Öğretmenler Sendikası üyeleri yasa teklifine karşı bakanlık önüne siyah çelenk bıraktı.

Ellerinde meşalelerle bakanlık önünde bir araya gelen altı eğitim sendikasına üye öğretmenler “Birleşe birleşe kazanacağız", "Öğretmen düşmanı ÖMK'ye hayır" ve "Tarikatın Bakanı Yusuf Tekin istifa" sloganları attı. 

Bakanlık önüne siyah çelenk bıraktıktan sonra Meclis önüne yürümek isteyen öğretmenlerin önüne polis barikatı kuruldu.

Meclis Parkı karşısında basın açıklaması

Öğretmenler barikat açılıncaya dek bakanlık önünde nöbet tutacaklarını duyurdular. Yapılan açıklamaların ardından saatler süren görüşmeler sonrası polis barikatı açıldı, ancak öğretmenlerin Meclis Parkı'nın karşısına kadar yürümesine izin verildi.

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay ve Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak'ın da aralarında olduğu eğitim sendikaları yöneticileri ve üyeleri Meclis Parkı'nın karşısına kadar yapılan yürüyüşün ardından burada ortak açıklama yaptılar.

Altı sendikadan ortak açıklama: Bu teklif meslek kanunu niteliğini taşımıyor

Eğitim-İş, Eğitim Sen, Hürriyetçi Eğitim Sen, Anadolu Eğitim Sen, Teç-Sen, Öğretmen Sendikası’nın ÖMK’ye karşı ortak metni bugün ülke çapında yapılan basın açıklamalarında ve okullarda öğretmen odalarında da okundu.

Ortak açıklamada öğretmenlerin kanuna temel itirazları şöyle sıralandı:

“Meslek Kanunu Tanımı Yanıltıcıdır: Bu kanun teklifi, öğretmenlik mesleğini tanımlamıyor; bir meslek kanunu niteliği taşımıyor. Öğretmenliğin temel özellikleri, görev ve sorumluluklar, mesleki haklar, sosyal haklar, örgütlenme özgürlükleri gibi konular hiçbir şekilde kapsamda yer almıyor. 

Anayasa Mahkemesi Kararları Göz Ardı Edilmiştir: Daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen hükümler yeniden düzenlenmeden teklifte yer alıyor. Özellikle aday öğretmenlik süreci, bu sefer hazırlık eğitimi adı altında güvencesiz bir hale getirilmiştir. 

Unvan Ayrımı Kabul Edilemez: Uzman öğretmen ve başöğretmen unvanları, görevde herhangi bir yetki farklılaştırması olmadan korunmuştur. Meslek kıdemi esas alınarak yapılan ücret düzenlemesi, tüm öğretmenlere unvan şartı aranmaksızın verilmelidir. 

Eğitim Fakülteleri Suçlanıyor: Kanun teklifine göre Millî Eğitim Bakanlığı başarılı, eğitim fakülteleri ise başarısız olarak gösterilmektedir. Bu gerçek dışı bir iddiadır ve öğretmen yetiştiren kurumların itibarını zedelemektedir. 

Öğretmenlik Mesleğini Güçlendirmiyor, Aksine Zayıflatıyor: Kanun teklifi, öğretmenleri otoriteye uygun şekilde seçmeyi amaçlamaktadır. Bu anlayış, öğretmenleri güçlendirmeyi değil, tam tersine zayıflatmayı hedeflemektedir. 

Mesleki Güvence Yok, Güvencesiz İstihdam Var: Sözleşmeli, ücretli öğretmenlik gibi güvencesiz istihdam biçimleri bu kanun teklifiyle daha da yaygınlaştırılmakta, hazırlık eğitimi adı altında yeni bir güvencesizlik basamağı eklenmektedir. 

Öğretmen Yetiştirme Sistemi Sapmıştır: Kanun teklifi, öğretmen yetiştirme sürecinde ciddi bir sapma içeriyor. Öğretmenlik lisans eğitimi üzerine kısa süreli bir eğitimle mesleği kazanma öngörülüyor, bu da öğretmenliğin niteliğini düşürecektir. 

Öğretmenlerin Hakları Görmezden Gelinmiştir: Bu kanun teklifinde öğretmenin hakları yoktur. Görev ve sorumluluklar detaylandırılırken, öğretmenin sosyal hakları, kürsü dokunulmazlığı, dinlenme ve tatil hakları gibi konular yok sayılmıştır. 

Milli Eğitim Akademisi’ni Kabul Etmiyoruz: Öğretmenlik, öğretmen yetiştiren kurumlarda edinilen beceri ve bilgiye dayalı bir uzmanlık mesleğidir. Öğretmenlik mesleğini, sadece MEB’in belirleyeceği hazırlık eğitimine dayandıran bu anlayışı reddediyoruz."

Öğretmenlerden ÇEDES tepkisi

Öğretmenler ayrıca ÇEDES gibi protokollerle öğretmenlik mesleği dışında kendilerine dayatılan görevleri kabul etmediklerini okullarda öğretmenler dışında hiç kimsenin eğitim öğretim hizmeti vermemesi gerektiğini vurguladılar.

Disiplin hükümleriyle baskılanmak istemediklerini belirten öğretmenler "Haklarımızı kısıtlayan ve bizleri keyfi ceza uygulamalarıyla baş başa bırakacak olan her türlü düzenlemeye karşıyız" derken, yapılan ortak açıklamada özel sektör öğretmenlerinin ücretlerinin güvence altına alınması ve taban maaş yasasıyla, kamu-özel farkının ortadan kaldırılması taleplerini de dile getirdi.

Güvencesiz istihdamı reddettiklerini belirten öğretmenler ücretli, sözleşmeli değil, kadrolu ve güvenceli istihdam sağlanması gerektiğini vurguladı.

"Meslek Kanunu’nda haklarımız ve taleplerimiz olmalıdır!" diyen 6 eğitim sendikasının ortak açıklamasında "Bu teklif, sadece görev ve sorumluluklardan bahsederken, öğretmenin haklarını ve taleplerini görmezden geliyor" ifadelerine yer verildi.

➽ Paylaş:
“AKP zihniyetinin erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormusunuz?..”
Okurlara..