Yüreğiniz dayanıyorsa Turhan Çömez’in konuşmasını dinleyin!
İYİ Partili Turhan Çömez, Niğde’de engelli bakımevinde 9 yaşındaki epilepsi hastası çocuğun nasıl öldüğünü anlattı. Çömez’in konuşmasının ardından Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, oturuma ara verdi...
Yüreğiniz dayanıyorsa Turhan Çömez’in
9 dakikalık konuşmasını dinleyin!
Çömez, en az bebek çeteleri konusu kadar ciddi ve vahim bir konuya değineceğini söyledi. Çömez, “Sayın başkanım bu 10 Ekim 2024'te bu Meclis’te yaptığım konuşma. Şu koltukta yaptığım konuşma . O gün dedim ki ve bakana seslenerek dedim. Sayın Mahinur Özdemir'e ‘Niğde çocuk evleri sitesinden çok vahim haberler geliyor’ dedim. ‘Sayın Bakan ve orada çocukların dövüldüğü dair çok ciddi bilgiler geliyor ve 9 yaşında bir yavrunun orada öldüğüne dair haber alıyoruz nedir bu konu?’ dedim. Ve ardından sayın bakana bir soru önergesi verdim. O soru önergesinde ‘O çocuk yuvasında çocukların dövüldüğü dair videoların olduğuna dair çok ciddi bilgiler var Sayın Bakan bu konunun üstüne gidelim’ dedim. Bizatihi Meclis’ten buradan Sayın Bakan’a millet adına bir soru önergesi verdim. Her zaman olduğu gibi bu soru önergesine cevap verilmedi. Ondan önce de demiştim ki; Balıkesir'de iki tane yavru yurttan kaçırıldı bir gece bir uyuşturucu kullanan yetişkin tarafından götürüldü yurdun haberi olmasına rağmen ‘Ertesi sabah bakarız’ dendi. Ve bu çocuklar bir uyuşturucu partisinde orada çıkan yangında o yetişkin o alçak hayatını kaybetti, çocuklar günlerce haftalarca yoğun bakımda kaldı. Nedir bu işin arkası? Ben biliyorum ne olduğunu kimlerin ihmalin olduğunu biliyorum cevap vermedi. Adres verdim, bakın bir daha söylüyorum haftalar önce aylar önce Zonguldak Kozlu'da oradaki çocuk yuvasında kalan çocuklardan bir tanesine sizin personeliniz tecavüz etmiş Sayın Bakan ne yaptınız diyorum cevap yok.” diye konuştu.
‘9 YAŞINDAKİ EPİLEPSİ HASTASI ÇOCUĞUN NASIL ÖLDÜĞÜ KAMERA GÖRÜNTÜLERİNDE ORTAYA ÇIKTI’
“10 Ekimde verdiğim cevap verilmeyen soru önergesi ile ilgili çok vahim şeyler açıklayacağım” diyen Çömez, şöyle devam etti:
“O gün söylediğim bu 9 yaşındaki yavru niye öldü diye sorduğum o çocuğun niye öldüğü bugün ortaya çıktı. Nerede ortaya çıktı biliyor musunuz? Kamera görüntülerinde. Ben teşekkür ediyorum Niğde Valisine bunları ciddiye aldı, kamera görüntülerine el koydu, oradaki çalışanlarla ilgili gerekli işlemler yapıldı ve dava açıldı. Öylesine vahim şeyler var ki kıymetli başkanım bu 9 yaşındaki çocuk bir epilepsi hastası ve bu çocuk ağır bir şekilde darp ediliyor. Hepsinin şu anda görüntüleri dava dosyasında var ve Niğde Valiliği'nin elinde Sayın Erdoğan'a istirham ediyorum, Sayın Erdoğan'a rica ediyorum hatta yalvarıyorum bir milletvekili bir doktor ve eskiden üzerinde hukuku ve hakkı olan biri olarak söylüyorum; Allah aşkına bu sara hastası, epilepsi hastası 9 yaşındaki yavrunun görüntüleri şu anda Niğde Valiliği’nde. Bu çocuğun boğazından tutularak sürükleniyor yerlerde. Tekmeleniyor ve tekmelendikten sonra bir odaya kapatılıyor, saatler sonra o odadan cesedi çıkarılıyor. Sadece bununla da sınırlı değil. Orada kalan 15 tane çocuk, 1 tane de yetişkin. 16 engelli bunların hepsi kendi başlarını hayatlarını idame ettirecek durumda değiller. Bu 16 kişinin orada neler yaşadığının görüntüleri Niğde Valiliği'nde.
‘ENGELLİ BAKIMEVİNDE HÜCRE OLUŞTURMUŞLAR’
Neler yapmışlar Sayın Başkanım. Bir hücre oluşturmuşlar. Orada engelli bakımevinde hücre oluşturmuşlar merdiven altı. Ve ceza vermek istediklerini o merdiven altında cezalandırılıyor, ceza vermek istediklerini aç bırakıyorlar, önlerine yemek koyup sonra yemekleri çekiyorlar. Hepsinin görüntüleri var. Yerlerde süründüren boğazına sarılanlar tekmeleyenler hakaret edenler küfredenler hepsinin görüntüleri var. Ve maalesef bunlar nerede yaşandı? ‘Türkiye Yüzyılı’ dediğimiz bizim ülkemizde yaşandı.
Ve 22 yıldır AK Parti bu ülkede iktidarda bana hiç kimse şunu söyleyemez; ‘Orada birileri bunu yapmış’ diyemez. Bakın geçtiğimiz günlerde İzmir'de o be yavrunun hayatını kaybettiği o vahim olayda AK Parti'nin sayın temsilcisi dedi ki ‘Bu çok katmanlı bir olay’. Niğde'de yaşanan olay çok katmanlı bir olay değil alçak bir olay. Burada Sayın Bakanın buna dair söyleyecek hiçbir şey yok. Bakın orada 14'ü tutuklu 16'sı da tutuksuz yargılanan 26 kişi var. Yani o yuvada bulunan 26 tane çalışanın tamamı orayı bir işkencehaneye çevirmiş, o çocukları çırılçıplak soyup dövüyorlar. Görüntüleri var hepsinin. Boşuna söylemiyorum hepsi valilikte görüntüleri var ve mahkemeye sunuldu. Orada o çocuklar işkenceye tabi tutulmuş, aç bırakılmış, merdiven altında hücreye sokulmuş ve maalesef maalesef Mustafa Çevik adındaki 9 yaşındaki yavru ağır travmadan maalesef orada hayatını kaybetti.”
BAKAN MAHİNUR GÖKTAŞ’I İSTİFAYA ÇAĞIRDI
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Göktaş’a seslenen Çömez, “9 yaşında epilepsi hastası bir çocuğun, devlete emanet edilmiş bir yavrunun döve döve nasıl öldürüldüğünü ve orada çırılçıplak çocuklara nasıl zulüm edildiğini lütfen kendi gözüyle görsün. Altını çizerek söylüyorum böyle bir olayın arkasında ihmali olan kim varsa bugünden tezi yok istifa etsin. Sayın Bakanı açıkça buradan davet ediyorum. Sayın Bakan, sen bu işi yapamıyorsun sen bu işlerin sorumluluğunu kaldıracak kudrette ve yetenekte biri değilsin istifa et. Belki senin geldiğin ülkede Hristiyan demokratlara siyaset yaparken geldiğin ülkede Belçika'da bu işler böyle olabilir ama Türkiye'de biz bu anlayışa tahammül edemeyiz. Lütfen istifa et Mahinur Özdemir diyorum.” ifadelerini kullandı.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER OTURUMA ARA VERDİ
Çömez’in konuşmasının ardından konuşan TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, oturuma ara vererek partilerin grup başkanvekilleri ile görüşme talep etti. Önder, şunları söyledi:
“Sayın grup başkanvekillerine sesleniyorum şurada temsiliyeti olan bütün siyasal partilerin savunduğu fikriyat en yüce kısımlarını bir kenara alsak bir kimsesiz çocuğun hayatının yanında ehemmiyeti yok. Sayın Çömez’i bu yasama yılı boyunca birkaç kez daha bu konuya eğilirken gördüm kendisine bir yurttaş olarak teşekkür ediyorum. Ne yazık ki ne acı ki sonunda haklı çıktı. Ne yapmam bekleniyor? Mesela böyle bir vahşet var benim bu oturumu yönetmeye hiçbir şey olmamış gibi ‘Hadi bir grup başkanvekili daha konuştu, devam edelim’ mi diyeyim? Ben ben bunu kendime yakıştıramıyorum. Sayın Grup Başkan vekillerini bu gündeme çünkü yarın geç olacak bak yarın bunun mahcubiyeti hepimizin üzerine, vebali yine öyle. Ben sayın grup başkan vekillerini kürsü arkasına davet ediyorum.”